OLMAK ya da OLMAMAK mı? İSTEMEK ya da İSTEMEMEK mi?

OLMAK ya da OLMAMAK mı? İSTEMEK ya da İSTEMEMEK mi? | Terapista Libayguen

Hayat, çoğu zaman bir ikilemdir. Shakespeare’in meşhur “To be or not to be” dizeleriyle başlayan sorusu, insanlığın en temel varoluş sancılarından birini dile getirir: Olmak ya da olmamak. Ama bugün, bu soruyu bir adım ileri taşıyarak sormak istiyorum: Sadece olmak mı mesele? Yoksa istemek mi aslında belirleyici olan?


Olmak:                                                     Varlığın Sessiz Ağırlığı


“Olmak”, hayatta fiziksel olarak yer kaplamak değil sadece. Bir kimlik sahibi olmak, toplumda bir yer edinmek, kendini gerçekleştirmek… Ancak bu “olma” hali çoğu zaman otomatik bir sürece dönüşüyor. Okul biter, işe girilir, ev kurulur, çocuk büyütülür… Bir bakarsınız ki yaşıyorsunuz ama ne için yaşadığınızdan emin değilsiniz.


Olmak, eylemsiz bir kabul haline dönebilir bazen. Sistemin sunduğu yoldan sapmadan yürümek, “olmak” gibi görünse de aslında “yalnızca var olmak” olabilir.


İstemek:                                               Eylemin ve Niyetin Gücü


Öte yandan “istemek” daha kişisel, daha derin ve çoğu zaman daha sancılıdır. Bir şeyi gerçekten istemek, onun için sorumluluk almak demektir. Hayal kurmakla kalmayıp o hayalin peşinden gitmeyi gerektirir. İstemek, cesaret ister. Çünkü istemek, kaybetme riskini de beraberinde getirir.


Bir şeyin farkında olmakla, onun için bir adım atmak arasında büyük fark vardır. Bu farkı belirleyen şey ise arzudur. İrade. Kalpten gelen o güçlü dürtü.


Seçim Anı:                                             Konfor Mu, Tutku Mu?


“Olmak ya da olmamak” çoğu zaman dış koşullara bağlı gibi görünse de, “istemek ya da istememek” bizim iç dünyamızın meselesidir. Bu yüzden gerçek değişim, “istemeye” karar verdiğimiz anda başlar. Konfor alanında kalmak mı, yoksa tutkularımızın peşinden gitmek mi? İşte o soru!


Hayat, istemediklerimizle başa çıkmak kadar, istediklerimiz için savaşmakla da ilgilidir. Bazen “olmak” için istemek gerekir. Ve bazen de, “istememek” bir isyan haline gelir. Çünkü bazı kalıplara uymamayı seçmek de bir varoluş biçimidir.


Son Söz


Belki de mesele sadece “olmak ya da olmamak” değil. Belki de asıl mesele, neyi isteyip neyi istemediğimize karar verebilmek. Çünkü ne istediğini bilen bir insan, ne olacağını da şekillendirebilir.


Kendinize sorun: Gerçekten ne istiyorum? Olmak için mi yaşıyorum, yoksa yaşadığım hayatı gerçekten istiyor muyum?

Eminim “Shakespeare günümüzde yaşasa idi Olmak ya da Olmamak değil İstemek ya da İstememek” derdi

Cevap sizde.

Ücretsiz Ön Görüşme

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BDT ile Tükenmişlik Tedavisi: Gücünü Yeniden Kazanmak Mümkün - Bölüm 1

Neden? BDT, Neden Şimdi?

Evlilik & Çift & Aile Terapisi