MODERN ÇAĞIN MODERN KÖLELERİ: Tüketim Toplumu
Günümüz dünyasında kölelik, zincirlerle değil; markalarla, kredilerle, reklamlarla ve bitmek bilmeyen tüketim arzularıyla şekilleniyor. Eskiden zorla çalıştırılan köleler vardı, şimdi ise gönüllü olarak sisteme hizmet eden tüketicileriz. Peki bu durum nasıl bu kadar normalleşti?
Tüketim Toplumu: (İhtiyaçtan Fazlası)
Tüketim toplumu, insanları yalnızca ihtiyaçlarını karşılamak için değil, kimliklerini tüketimle tanımlamak için de yönlendirir. Ne giydiğimiz, ne kullandığımız, nerede tatil yaptığımız, hangi markaları tercih ettiğimiz bir “statü göstergesi” haline gelir. Özgür bireyler gibi görünsek de aslında sistemin bize çizdiği sınırlar içinde hareket ediyoruz.
Reklamlar: Modern Zincirler
Reklamlar her yerdedir: sokakta, televizyonda, cep telefonlarımızda. Sürekli olarak bize eksik olduğumuzu ve daha fazlasına ihtiyacımız olduğunu fısıldarlar. Asıl özgürlüğün “sahip olmak” olduğu yanılgısıyla, sürekli bir şeyler satın alarak var olmaya çalışırız.
Borç ve Çalışma Döngüsü
Birçok insan kazandığından fazlasını harcıyor. Kredi kartları, krediler, taksitler… Tüm bunlar modern köleliğin araçlarıdır. Daha çok çalışmak zorundayız çünkü daha çok borçluyuz. Tatiller, son model telefonlar ya da modaya uygun kıyafetler… Tüm bunlar için zamanımızı, enerjimizi ve çoğu zaman sağlığımızı feda ediyoruz.
Gerçek Özgürlük Nedir?
Tüketim toplumunun dayattığı mutluluk anlayışı, aslında oldukça kırılgan. Sahip olduklarımız bizi sadece geçici olarak tatmin eder. Gerçek özgürlük ise ihtiyacını bilmek, sadeleşmek ve bilinçli tüketimle yaşamaktır. Kendini nesnelerle değil, değerlerle tanımlamak modern kölelikten kurtulmanın ilk adımıdır.
Sonuç:
Modern çağın köleleri, zincirlerini görünmez iplerle taşıyor. Bu ipleri fark edip koparmak, tüketimin değil, farkındalığın peşinden gitmekle mümkün. Belki de en devrimci hareket, “daha az” ile “daha çok” olabilmektir ki Mutluluk “en az şeye ihtiyaç duymakla doğru orantılıdır” Kapitalizm kendini korumak için sürekli ihtiyaçları arttırarak tüketimi teşvik ediyor. Tüketim toplumları tüketerek eksiliyor! Sahip oldukça aitlik hissi yok oluyor.
Mutsuzluğumuzun sebebi “Tüketim odaklı Hayali yaşam standartlarıdır”
Ücretsiz Ön Görüşme
Yorumlar
Yorum Gönder